Sokak sanatı dünyanın birçok yerinde ve farklı zaman dilimlerinde görülebilir. Ancak antik Mısır ve Yunanistan’da da sokak sanatı olduğunu biliyor muydunuz? Mezarların ve tapınakların duvarları ayrıntılı resimler ve hiyerogliflerle süslenirdi ve şehir duvarları siyasi veya sosyal konularda yorum yapma aracı olarak kullanılırdı.
Zaman kazanmak için çağdaş sokak sanatına ve neden ana akım sanat dünyasında yayılmaya başladığına odaklanalım.
Sokak sanatının kökenleri
Modern sokak sanatının 1960’ların sonlarında, 1970’lerin başlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde, özellikle New York’ta başladığı düşünülür. O zamanlar marjinal topluluklardan gelen gençler kendilerini ifade etmenin yollarını arıyorlardı. Bu ifade biçimlerinden biri de kamuya açık alanlara sprey boya ile yazılar yazmak ve resimler çizmekti.
Dönemin sosyal ve politik koşullarından yaşanılan hayal kırıklığını konu alan bu sanat sadece 10-15 yılda sofistike bir sanat formuna dönüştü. 1980’lerde ve 1990’larda sokak sanatçıları ilk sergilerini yaptılar. Bu sanatçılardan bazıları sokaklardan stüdyoya geçiş yaparken bazıları da sanatını sadece sokaklarda tuttu.
Sokak sanatçılarını diğerlerinden farklı kılan şey nedir?
Sokak sanatçılarını diğerlerinden farklı kılan şey niyetleridir. Sanatın icra edildiği form kökenlerinin ötesine geçse de ana fikir yani sanatsal ve sosyo-politik bir düşünceyi veya duyguyu sokak aracılığıyla aktarma fikri hala odakta. Bu sanatçılar, eserlerinde estetik çekiciliğe odaklanmak yerine düşündürücü eserler yaratmayı amaçlıyor.
Diğer farklılık ise geleneksel sanatçıların aksine sokak sanatçılarının topluluklarıyla işbirliği içinde olmaları ve kolobrasyon yapmalarıdır. Sonuç olarak sanatın yaratıldığı yerle ilişkili olan grafitiler, duvar resimleri veya enstalasyonlar yaratıyorlar.
Modern kültürdeki önemi
Bahsettiğimiz gibi sokak sanatı genellikle mekana özgüdür. Bu da sanata yerel insanlarda yankı uyandıran bir özgünlük ve ilişkilendirilebilirlik duygusu verir. Sokak sanatının çekici diğer bir yönü de zorlamadan estetik olmasıdır. Bu tasarımlar genellikle renkli ve göz alıcıdır. Dolayısı ile uzaktan görüldüğünde bile beğenilebilir. Hem cesur hem de görsel olarak çarpıcı görseller ve mesajlar kolayca anlaşılabilir. Bu yüzden soyut mesajları çok da anlamayan geniş bir kitleye hitap eder.
Elbette sokak sanatının yükselişi, Banksy gibi önde gelen sokak sanatçılarının başarısıyla daha da hızlandı. Banksy’nin geniş çapta uluslararası tanınırlık ve takdir elde etmesi sanat dünyasını şok etti. O zamandan beri de sanat dünyası asla eskisi gibi olmadı.
İşte ilginç bulabileceğiniz bir eser: Banksy’nin eleştirmenlerce beğenilen belgeseli “Exit Through the Gift Shop”. Bu eser ile sanatçı arkadaşı Mr. Brainwash’ın kariyerinin de yükselişe geçmesini sağladı ve sokak sanatını canlandırdı.
Sokak sanatı koleksiyonu ve sanatın geleceği
Modern sokak sanatının finansal potansiyeli ise ana akım yatırımcıların ilgisini çekse de yeni bölüm karışık eleştiriler aldı.
Bazıları koleksiyonluk sokak sanatının görsel enerjisini veya kültürel içeriğini kaybettiğini söylüyor. Diğerleri, ister kamusal alanlarda ister kağıt veya tuval üzerinde sergilensinler, eserlerin hâlâ düşünce uyandırabileceğini ve değişime ilham verebileceğini söylüyor. Nihayetinde bir eserin başarısı sanatçısına ve eserin türünün sınırlarını nasıl zorladığına bağlı.
Ünlenme potansiyeli olan sanatçı arayışındaysanız, İngiliz sokak sanatçısı Endless ve Arjantinli sanatçı BNS’ye bakın.
Kaynaklar:
A brief history of street art, Shutterstock
The rise of street art, Knight Frank
Christie’s London Editions realise a combined total of £4,374,125, Christie’s