Gini Endeksi
Gini endeksi veya Gini katsayısı, bir nüfus içindeki gelir eşitsizliğinin bir ölçüsüdür. Adını, kavramı 20. yüzyılın başlarında geliştiren İtalyan istatistikçi Corrado Gini’den almıştır.
Gini indeksi, 0 ile 1 arasında bir sayıdır; burada 0, mükemmel eşitliği (herkesin aynı gelire sahip olduğu) ve 1, mükemmel eşitsizliği (bir kişinin tüm gelire sahip olduğu ve diğer herkesin hiç olmadığı) temsil eder. Örneğin, 0,5’lik bir Gini endeksi, toplam gelirin %50’sinin en çok kazanan %10’luk dilime ait olduğunu gösterir.
Gini endeksini hesaplamak için, bir nüfusa ilişkin gelir verileri artan düzende düzenlenir ve eşit dilimlere veya beşte birlik dilimlere bölünür. Her beşte birlik dilimin sahip olduğu toplam gelir yüzdesi daha sonra hesaplanır ve nüfusun karşılık gelen kümülatif yüzdesi tarafından alınan kümülatif gelir yüzdesini gösteren bir grafik olan bir Lorenz eğrisi üzerinde çizilir. Gini endeksi, Lorenz eğrisi ile mükemmel eşitlik çizgisi (45 derecelik çizgi) arasındaki alana eşittir.
Gini endeksi, hükümetler, uluslararası kuruluşlar ve araştırmacılar tarafından gelir eşitsizliğini ölçmek ve zaman içindeki değişiklikleri izlemek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Farklı ülkelerdeki gelir eşitsizliğini karşılaştırmak ve tek bir ülkedeki eğilimleri ve kalıpları belirlemek için kullanılır. Yüksek Gini katsayıları tipik olarak yoksulluk, suç ve siyasi istikrarsızlık gibi sosyal ve ekonomik sorunlarla ilişkilendirilir.
Gini endeksini eleştirenler, sınırlamaları olduğunu ve gelir eşitsizliğinin karmaşıklığını tam olarak yakalayamayacağını savunuyor. Örneğin, yaşam maliyetindeki farklılıkları hesaba katmadığı gibi, servet eşitsizliğini veya sosyal hizmetlere erişimi de kapsamaz. Ek olarak, Gini endeksi aykırı değerlerden etkilenebilir ve bir popülasyon içindeki farklı demografik grupların deneyimlerini doğru şekilde yansıtmayabilir.